-
CİLT & SAÇ
Cildinizin İhtiyacına Göre Bakım Rutinlerimiz
-
Ürünlerimiz
-
Ducray Dermatoloji Laboratuvarları
Pek çok kişi ciltteki kahverengi lekelerden etkilenmektedir. Kahverengi lekelerin çeşitli nedenleri vardır ve bu lekeler birikme eğilimindedir. Hiperpigmentasyonun farklı nedenlerini daha iyi anlamak, cilt tipinize ve leke tipine bağlı olarak önleyici ve düzenleyici önlemler almanızı sağlar.
İçi̇ndeki̇ler
Melanin üreten epidermal hücreler olan melanosit aktivitesinin artışı nedeniyle hiperpigmentasyon ve kahverengi lekeler ortaya çıkar. Melanin, cilde açık veya koyu rengini veren biyolojik pigmenttir. Saçlarımıza ve gözlerimize rengini veren de melanindir.
Bir kişide melanosit aktivitesini uyaran herhangi bir iç veya dış faktör, hiperpigmentasyon nedeni olarak kabul edilebilir.
Güneşe maruziyet, hiperpigmentasyonun ana nedenlerinden biridir. Güneşin neden olduğu kahverengi lekeler, yüz, boyun, dekolte, eller, ön kollar, omuzlar ve sırt gibi vücudun açıkta kalan tüm bölgelerinde ortaya çıkabilir.
Diğer cilt pigmentasyonu nedenleriyle birleştiğinde güneş, vücudun tüm bölgelerinde kahverengi lekelerin ortaya çıkma olasılığını artırır.
Yaşla birlikte cilt incelir, hassaslaşır ve hem iç (hormonlar vb.) hem de dış etkenlere (güneş, kirlilik vb.) karşı daha duyarlı hale gelir, bu da kırışıklıklar ve sıkılık kaybı gibi diğer yaşlanma belirtileriyle ilişkilendirilen kahverengi lekelere yol açar.
Kahverengi lekelerin oluşumu hem güneş hem de cilt yaşlanması ile ilişkilidir. Buna foto yaşlanma denir, bir diğer deyişle, UV ışınlarına tekrar tekrar maruz kalmanın neden olduğu erken cilt yaşlanmasıdır. Güneş, yaşlılık lekelerinin ana nedenlerinden biridir.
Hormonlar ve daha spesifik olarak kadın cinsiyet hormonları, hiperpigmentasyonun ana nedenlerinden biridir. Hormona bağlı hiperpigmentasyona “kloazma” diyoruz. Hormonal kahverengi lekelerin ortaya çıktığı çeşitli durumlar vardır ve bunların hepsi aşırı hormon içerir: gebelik, hormonal kontraseptifler, hormon replasman tedavisi. Gebelik, melazma veya gebelik maskesi adı verilen özel bir kahverengi leke riskinin yüksek olduğu bir dönemdir.
Alın, yanaklar, burun delikleri, üst dudak, çene gibi yüzde çeşitli bölgelerinde hormonal kahverengi lekeler ortaya çıkar. Hormon seviyeleri, örneğin doğumdan sonra veya hormon tedavisinin kesilmesinden sonra normale döndüğünde, lekeler kendiliğinden kaybolabilir, ancak bazen kalır ve uygun bir tedavi gerektirir.
Postinflamatuar hiperpigmentasyon, özellikle siyah veya buğday tenli kişilerde hiperpigmentasyonun en önemli nedenlerinden biridir. Cilt inflamasyonu (akne, egzama, sedef hastalığı, kimyasal peeling veya lazer tedavisi vb.) veya başka herhangi bir lezyonun (yanık, aşınma vb.) ardından cilt kendini onarır, ancak aynı zamanda daha fazla miktarda melanin üretir ve bu nedenle lezyon bölgesinde kahverengi lekeler veya hiperpigmente bir yara izi ortaya çıkabilir.
Bazı ilaçların hiperpigmentasyonun nedeni olduğu bilinmektedir. Bu ilaçlar cilde anormal bir renk verirler. Örnekler arasında amiodaron, hidroksiklorokin ve fenotiyazin nöroleptikleri sayılabilir.
Bu ilaçlar, güneşin etkisi altında kızarıklığa, plaklara, kaşıntıya vb. reaksiyonlara neden olabilir, ışığa duyarlı moleküllerle karıştırılmamalıdır. Örnekler, steroidal olmayan antiinflamatuvar ilaçlar ve florokinolon antibiyotikler.
Bazı ilaçlar hem ışığa duyarlı hem de hiperpigmentasyona neden olur.
Tedavinizin hiperpigmentasyona neden olduğu bilinen herhangi bir molekülü içerip içermediğini öğrenmek için doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Eğer içeriyorsa, tedavi boyunca güneş koruması kullanmanız şiddetle tavsiye edilir. Tedavinin bırakılmasıyla pigmentasyon normale döner, ancak bu bazen aylar hatta yıllar alabilir.
Hava kirliliği cildi daha kuru, mat ve daha hassas (hatta duyarlı) hale getirir. Cildin erken yaşlanmasına neden olur. Ciltte bulunan moleküller ile, özellikle sebumun oksidasyonu, kahverengi lekelerin oluşumuna katkıda bulunur. Hava kirliliği bu nedenle hiperpigmentasyonun nedenlerinden biridir.
Hiperpigmentasyonun nedenleri, ister aktif ister pasif olsun, sigara içmek gibi çevresel faktörleri içerir.
Aşırı mavi ışığın da erken cilt yaşlanmasına ve kahverengi lekelere neden olduğu düşünülmektedir. Mavi ışık, görünür ışık spektrumunun bir parçasıdır. Güneş tarafından doğal olarak ve LED aydınlatma ve ekranlarla yapay olarak üretilir. Bu nedenle, her gün ekran önünde saatlerce vakit geçirmek, güneşe maruz kalmakla kıyaslanamaz olsa da, cilt üzerinde olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Acanthosis nigricans adı verilen cilt rahatsızlığı, bazı cilt kıvrımlarında kalın, koyu plakların varlığı ile karakterizedir. Diyabet veya polikistik over sendromu gibi bazı metabolik hastalıklarla ilişkili olabilir.
Lupus, özellikle yüzde çok yoğun cilt kızarıklığının görüldüğü otoimmün bir hastalıktır. Bu kırmızı lekeler daha sonra kahverengiye dönüşebilir ve zaman içinde kalıcı olabilir. Lupus için ana tedavi, hidroksiklorokin, hiperpigmentasyonun başka bir nedenidir.
Bazı vitamin eksikliklerinin kahverengi lekelerin oluşumuna katkıda bulunduğu ve bu nedenle hiperpigmentasyonun ek nedenleri olduğu düşünülmektedir. B12 vitamini buna bir örnektir. Bu vitamin ciltteki melaninin düzenlenmesine yardımcı olur. B12 vitamini yoksa cilt daha fazla melanin üretir ve hiperpigmentasyon lekeleri ortaya çıkar. Bunu önlemek için et, balık, süt ürünleri gibi B12 vitamini içeren yiyecekler yemelisiniz. Vejetaryenler ve veganlar, eksiklikleri önlemek için B12 vitamini takviyesini düşünmelidir.
Hiperpigmentasyonun nedenleri son derece çeşitlidir: hormonlar, ilaçlar, vitamin eksiklikleri vb. Bu farklı hiperpigmentasyon nedenlerini düzelterek kahverengi lekelerin görünümünü sınırlayabilirsiniz. Güneşin, tüm hiperpigmentasyon nedenlerini uyardığının ve kahverengi lekelerin oluşma olasılığını artırdığının altını çizmemiz gerekir.